Past Tense ile Present Perfect Tense Farkını Konuşurken Öğrenmelisin

İngilizce yeni öğrenmeye başlanıldığında geçmiş hakkında konuşma pratiği yaparken cümleyi yakın geçmiş zamanda mı kurması gerektiğini düşünenler çoktur. Acaba diye düşünmekten konuşamamaya başlayanların sayısı çoktur.

Past Tense ile Present Perfect Tense Farkını Konuşurken Öğrenmelisin.

Türkçe'de geçmiş zaman, şimdiki zaman, geniş zaman, gelecek zaman dil kuralları ile zamanlar öğretilir. İngilizce yakın zamandan yani Present Perfect Tense konusu çalışılmaya başlanıldığında Türkçe'de hiç kullanmadığımız için öğrenmede zorlanıldığı düşünülür. Yeni öğrenmeye başlayanlar bu yüzden bu zaman benim dilimde yok konuşurken zorlanacağım önyargısı ile öğrenmeye başladıklarından zorlanırlar.

Yakın geçmiş zaman kendi dilimizde geçmiş zaman diliminde anlatılır. Ama Türkçe'de konuşurken yakın zamandan bahsettiğimizi bazı kelimelerle belirtmiş oluruz. Daha önce başlayan bir eylemin hala devam ettiğini sohbet ettiğimiz kişiler kullandığımız bazı kelimelerden anlarlar. Bu kelimeler zaman zarflarıdır. Kendi dilimizde de kullandığımız kelimenin zaman zarfı olduğunu bilmediğimizden İngilizce Present Perfect Tense konusunda zaman zarflarını ayrıca öğrenmek herkese külfet gelir.

Yeni bir dil öğrenirken en önemli kurallardan biri ezberlemeden öğrenmeye çalışmaktır. Hafızamıza kalıcı olarak almamız gerekir. Bu yüzden öncelikle zaman zarflarının İngilizcesini bir kağıda liste yaparak öğrenmeye çalışmamalısın. Konuşurken kullanılmadığı sürece unutulur. Liste yapıp öğrenmeye çalışmak zaman kaybı olur. Ama liste yapmayıp sadece bu kelimelere gözünle aşina olmaya çalışabilirsin. Bunun için her akşam kitap okumak tavsiyesi çok faydalı olmaktadır. Kendi seviyemizde kitaplar okurken hem yakın zaman cümlelerinin yapısına aşina olmaya başlarız hem de cümledeki zaman zarflarını görmeye aşina olmaya başlarız. Günde sadece en az 5 dakika bir sayfa dahi okumanın faydası çoktur. Okurken her kelimede sözlüğe bakıp konsantrasyonu kaybetmektense sadece cümle kalıplarına dikkat ederek okumak daha iyidir. Hem eylemin aldığı formları incelemiş oluruz. Hem de o formdaki eylemde cümle ortasında veya sonunda hangi kelimelerin daha sık kullanıldığını gözlemlemiş oluruz. Aşağıda aşina olman gereken belli başlı zarfları sana listeledik.

Since

Beri

Lately

Son Zamanlarda

So Far

Şu Ana Kadar

Ever

Hiç

This Morning

Bu Sabah

Already

Çoktan, Zaten

Just Before

Biraz Önce

Just

Az Önce

Lately

Son Zamanlarda

For 4 Days

4 Gündür

Yeni öğrenmeye başlayan biriysen ya da Intermediate seviyesinde olup konuşamayanlardansan ve yakın zaman ile geçmiş zaman ayırımını yapamayanlardansan bugünden sonra Türkçe sohbetlerinde eylemlerine eklediğin eklere ve zaman zarflarına dikkat etmeye başlamalısın. Yukarıdaki zaman zarflarını geçmişten bahsederken nasıl kullandığına dair algın açık olsun.

Türkçe'de "yaptım, ettim, gittim, gördüm" kelimelerinde olduğu gibi eskiden yapmış olduğumuz şeylerden bahsederken eyleme "-tı, -ti" gibi ekler ekliyoruz. Dün, geçen hafta, geçen yıl, geçen ay gibi zaman zarflarıyla tamamen geçmişten bahsettiğimizi karşımızdaki kişi anlar. Artık bahsedilen eylemin devam etmediğini anlarız.

Örnek 1: İşe gittiğini düşün. Çalışma arkadaşın sana öğlen yemeği yiyip yemediğini sormuş olsun. "Have you eaten lunch?"

Bu tarz sorulara kendi dilimizde de iki şekilde cevap veririz.

  • Çoktan yaptım. / I have already had lunch.
  • Saat 1'de yaptım. / I ate lunch at ….

Soru yakın zamanda soruluyor olması cevabın Present Perfect Tense cümle kalıbıyla verilmesini gerektiğini düşünmemelisin. Soru kalıbı seni yanıltmasın.

İkinci cümlede gayet net bir zamandan bahsederek cevap vermiş oluyoruz. Yapılmış bitmiş. Ama ilk cümlede tam olarak ne zaman olduğu belli değil. Bu yüzden yakın zaman olmalıdır.  

Örnek 2: İngilizce öğrenmeye çalıştığını bilen birinin sana "İngilizce çalışıyor musun" diye sorduğunu ve senin de "Bu hafta iki kere çalıştım" cevabını verdiğini düşün.

Önce Türkçe eylemime bakalım.

-tım eki aldığından geçmiş zamanda cümle kurmalısın. Ama cümlemizde sadece "çalıştım" demiyoruz. Bir zaman veriyoruz. Zaman zarfı kullanıyoruz. Bu durumda bu tarz cümlelerde yakın geçmiş zaman kullanmalısın. "I have stuied twice this week"

Gene ne zaman çalışıldığına dair tam olarak zamanın belli olmadığını fark etmişindir. Hatta genelde çalışmıyorsak biri sorunca tam zaman veya tam bilgi vermemek için kullandığımız bir cevaptır.

Örnek 3: Ev arkadaşının olduğunu düşün. Sevgilisi cep telefonundan ona ulaşamayınca seni aramış olsun ve ev arkadaşında alışverişe gitmiş olsun.

Böyle durumlarda öncelikle evde olmadığını söyleriz. O an yani şimdi hakkında konuştuğumuz için "Mary isn't at home" demelisin. Sonrasında alışverişe gittiğini söyleriz.

  • She has gone to the shop. (Alışverişe gitti.)

Cümleyi bu şekilde kurduğunda karşı taraf alışverişe gittiğini ama henüz dönmediğini, döneceğini de anlar. Alışverişe gittiği zaman belli değil. Bu yüzden yakın geçmiş zaman.

  • She has gone to the shops just before. (Biraz önce alışverişe gitti.)

Alışverişe biraz önce gitti derken gene tam bir zaman söylemiyoruz. Cümleyi bu şekilde kurduğunda karşı taraf alışverişe gittiğini biraz önce gittiğini yani yeni gittiğini ama henüz dönmediğini, döneceğini de anlar. Bu yüzden gene yakın geçmiş zaman. Before kelimesi seni şaşırtmamalı. Çünkü öncesinde just kelimesi geliyor.

Geçmiş zamandan bahsederken yeni öğrenmeye başlayanların veya belli bir seviyeye gramer kuralları öğrenerek gelmiş olanların cümleyi geçmiş zamanda mı yakın geçmiş zamanda mı kurarak konuşacağını zorlanmadan karar vermesi tamamen konuşma pratiği yapmasına bağlıdır. Bu karara yazarken de zor varılır.

Blog yazılarımızda kişilerin kendi kendilerine İngilizce konuşma pratiği yapabilmeleri için tavsiyelerimiz çoktur. Ama bu konuda pratik yapabilmek için bilen biri ile karşılıklı konuşmak daha iyi olmaktadır. Arka arkaya geçmiş zaman hakkında konuşarak geliştirilebilir. Biri ile karşılıklı ara vermeden sohbet ederek tamamen İngilizce konuşmaya konsantre olup zihninden geçmiş zaman sohbetleri geçerken geliştirilebilir.

Eğer konuşma pratiği yapacak birini bulmakta zorlanıyorsan bu ve bunun gibi konuşmakta zorlandığın konuları belirleyip, İngilizce Konuşma Pratiği imkanı sunan eğitim kurumlarından faydalanabilirsin. Bu eğitim kurumlarından birine karar verirken konuşma odaklı eğitim veren yerleri seçmelisin. Gramer kurallarını özel olarak sana anlatmadan konuşurken bu pratiği yapmanı sağlayacak bir kurum olmalıdır.

Bu konu ve diğer akıcı konuşamadığın konular ile ilgili yaptığın listeyi eğitmenine verdiğinde sana özel konuşma pratiği için içerik hazırlayacaktır. Yabancı bir dil konuşmadan gelişmez. Çocuklar gramer bilmeden konuşmaya başlarlar. Bunu unutmamalısın. Konuşma odaklı eğitim kurumuna karar verirken ücretsiz deneme dersi veya demo dersi talep edebilirsin. Böylece konuşma odaklı mı eğitim verecekler test etmiş olursun.

Online konuşma pratiği imkanı ile istediğin yerden istediğin saatte kendini geliştirebilirsin. Hangi şehirde olduğunun önemi yok. Eğitmeninle uzaktan bağlantı ile iletişim kurarak geçmişinden İngilizce bahsetmek artık günümüzün teknolojisinde çok kolay…

Konuşma pratiği yaparken sevdiğin kişilerin biyografilerini veya röportajlarını da inceleyebilirsin. Bu tarz içeriklerde hayatından bahsedildiği için Past Tense ile Present Perfect Tense arasındaki farkı daha iyi kavramanı sağlayacaktır. Hatta okurken kendi sesini beyninin duyacağı şekilde okuman daha iyi olacaktır. Sen okurken beynin cümle yapılarını hafızana almaya başlayıp sen bu tarz cümleler hakkında konuşurken sana kolaylık sağlayacaktır.

GNR Eğitim

QUIZ: Öğrenme Tipiniz Nedir?

Sizin için en iyi öğrenme stratejileri nedir?

Daha hızlı öğrenmek için neler yapabilirsiniz?

Quizi yaparak öğrenme tipinizi keşfedin...

Öğrenme Tipiniz Nedir
Quizini Yap
WhatsApp Hattı