Yeni bir dil konuşularak öğrenilebilir. Herkes yeni bir dil öğrenirken konuşurken hata yapar. Kimi telaffuz hatası yapar kimi gramer hatası yapar kimi de kelime hatası yapar.
İngilizceyi en iyi öğrenme yöntemi İngilizceyi aktif olarak öğrenmektir. Bir dil konuşarak aktif öğrenilebilir bunu unutmamalısın. Bu yüzden her zaman konuşmaya çaba harcamalısın, herkesin ilk konuşmaya başladığında hata yaptığını unutmamalısın, konuşurken hata yapmaktan korkmamalısın. Türkçe’yi ilk öğrenmeye başladığımızda hata yaptığımız gibi yeni bir dil öğrenirken de hata yapabiliriz. Bu son derece normal. Nasıl Türkçe’yi konuşa konuşa öğrendiysen ingilizce’yi de konuşa konuşa öğrenebilirsin. Bol bol İngilizce konuşmayı, pratik yapmayı hedeflemelisin.
İngilizce konuşmaya çaba harcayan kişilerin çoğu mükemmel konuşmayı bir prensip haline getirir. Hata yapınca rahatsızlık duyar. Hata yaptıkça kendine kızar. Konuşamayacağım, konuşamıyorum dediğin her anda derin nefes al konuşabilirim de ve kendi kendine Take a deep breath through your nose and hold your breath (Burnundan derin bir nefes al ve nefesini ver) söyle. Konuşmaya çalışırken hatalı konuşma stresine girdiğin her anda bu sözü unutma ve kendine tekrarla. Kendini motive et motivasyonunu yükselt.
İngilizce öğrenirken insanlar en çok gramer bilgisinin kendisine hata yaptırdığını düşünür. Aslında en çok kelime hataları yapılmaktadır. Bu kelime hatalarının en aza indirilmesinin en kolay yolu, Türkçe’de o kelimeyi hangi anlamda kullandığının farkında olmandır. İngilizce öğrenirken başlangıçta watch mı, look mu, see mi kullanacağım diye düşünmeyen yoktur. Karıştıran ve konuşurken hangisini kullanacağını düşünmekten konuşmasını yavaşlatan kişiler çoktur. Biz Türkçe’de de bakmak, izlemek ve görmek fiillerini farklı eylemler için kullanırız. Bazen fiilleri İngilizcede doğru kullanmak için Türkçe’de o fiili hangi şartlarda veya hangi eylemi tanımlama da kullanıyorsun bunun farkında olmalısın. Örneğin ingilizce konuşma pratiği yapmaya başlayanlar dışarıda kar yağsa kara bakıyorum diye İngilizce I look at the snow falling söylerler. Ama hatalı bir cümledir. Biz Türkçe’de biri ile konuşurken kara bakıyorum diyebiliriz. Ama doğrusu karı izlediğimizdir, karı izlediğimizi söylemeye çalışırız. İngilizce konuşurken de I watch the snow falling denilmelidir. Konuşurken kesinlikle ingilizce düşünme alışkanlığı kazanmalısın. Ama bazen bazı konuları iyice pekiştirebilmek için Türkçe’de nasıl kullandığının farkında olmak daha kolay dili öğrenmeni sağlar. Başlangıçta hata yapman normal ama hatayı neden yaptığını neden yanlış geliştirdiğinin farkında olursan hatanı daha kolay doğrusu ile değiştirebilirsin. Başlangıçta hatalı kullanabilirsin. Bu senin moralini bozmamalı. İngilizce hikaye kitapları okudukça, konuşma pratiği yaptıkça, bir şeyler izledikçe doğrusunun I watch olduğunu gözlemlemeye başlarsın. İlk zamanlar konuşmaya başladığın da look fiilini kullandığında karşındaki anlar. Sakın endişelenme.
Gramer kurallarına göre konuşma çabası konuşurken kişiye kendisini başarısız hissettirir. Zihin sürekli başka bir gramer kuralını daha düşündürtür. Gramer kurallarına göre konuşmak önemli. Ama senin konuşmanı aksatacak bir endişeye kapılmanı sağlamamalı. Mesela “you eat lunch with me” diye birine söylediniz. Hatta “eat lunch me” söylediniz. Karşınızdaki kişinin soru sorduğunuzu anlaması yeterlidir. Sizin kendisiyle öğle yemeği yemek istediğinizi anlar. Cevapta verir. Doğru gramer kurallarına göre “are you going to eat lunch with me” sormanız gerekirdi.
Bir yabancı biri Türkçe konuşmaya çaba harcadığında onu hiç yargıladın mı?
Eminiz, hiç yargılamayıp yardımcı olmaya çalışmışsındır. Bir yabancı biri ile ingilizce konuşmaya çabaladığında emin ol o da sana destek olacaktır. Hata yapmaktan korkmamak için sana en iyi örnek bu olacaktır.
Bazen aynı seviyede olduğunu düşündüğün insanlar senden daha iyi ingilizce konuşuyor olabilir. Bu senin moralini bozmamalı. Onlar konuşabiliyor çünkü hata yapma korkuları yok. Doğru konuşup konuşmadıkları fobisinde değiller. Konuşmaya cesaretleri var. Emin olun aynı seviyedeki arkadaşını bir ingilizce öğretmeni dinlese hata bulabilir. Ama konuştuğunu anlar. Bunu unutma ve sadece bol bol konuşmaya çabala.
Konuşurken hata yapmak çok normal. Hatalarını en aza indirmek istiyorsan ilgi alanlarına veya mesleğine göre web sitelerini okuyabilirsin. Örneğin eğitim sektöründe bir coğrafya öğretmeni olduğunu varsayalım. Coğrafya ile ilgili çok iyi bildiğin bölüm başlığı konularından birinin İngilizcesine bak. İnternette web sayfalarında bu konunun anlatıldığı kısımları 5 kez kendi sesinle kendine oku. Sonra başka bir web sayfası için yap. Aynı konunun ingilizce nasıl anlatıldığına iyice hakim olursun. Hem kelimeleri öğrenmiş olursun hem de cümle yapılarını iyice gözlemlemiş olursun. Bu tavsiyemizi yaptığında, aynada kendine bile akıcı konuşarak konuyu anlatabilirsin.
Konuşmaktan hata yapmaktan korkmayacağın en iyi pratik yolu, online konuşma pratiği dersleridir. Evet bir eğitmenden profesyonel destek alarak konuşmaya çalışmak en etkili yöntemdir. Profesyonel bir eğitmen sen konuşurken çok önemli bir hata yapmadığın sürece senin akıcı konuşmanı engellemez. Ama nasıl konuşsan daha iyi olur diye rehberlik eder. Profesyonel bir rehberlik ile İngilizceyi aktif öğrenerek daha iyi bir yol alırsın. Mesala konuşurken yolda yürürken tanımadığın birinin sana bir şey sorduğunu anlattığını düşünelim. Çoğu yeni konuşmaya başlayan foreigner kelimesini kullanır. Eğitmenin sen foreigner derken seni durdurmaz, ama sana etrafımızda Türk olan diğer tanımadığımız yabancılardan bahsederken stranger kelimesini kullanman gerektiğini öğretir. Foreigner, başka ülkelerden gelen kişilere denilen bir yabancı kelimesidir. Yolda yürürken tanımadığımız insanların hepsi stranger’dır. İki kelimenin anlamı bize göre Türkçe’de yabancıdır. Konuşma pratiği yaparken bu ayırımı konuşurken öğrendiğin için kalıcı olarak öğrenirsin. Çünkü bir anın ile pekiştirmişsin olursun. Anı ile pekiştirerek yeni bilgiler öğrenmek en etkili öğrenme yöntemlerinden biridir.
İlk günden konuşarak İngilizceyi aktif olarak öğrenebileceğin ingilizce kurslarının çok fazla avantajı vardır. İngilizceyi aktif olarak öğrenmekle kalmaz aynı zamanda kendi konforuna göre plan yaparak öğrenirsin. Her ders sonrasında kendindeki gelişmeyi fark ettikçe motivasyonun yüksek olur. Eğitmenin en çok kullanılan kelimeler ile sana örnek cümleler kurmanı sağlatır. Kelimeleri konuşurken öğrenirsin. Sadece kelimeleri değil gramer kurallarını da konuşurken öğrenirsin. Klasik dil eğitimi veren ingilizce kurslarından farklı olarak, konuşma odaklı ingilizce kurslarında hedef seni konuşarak yabancı dilini öğretmektir. Çoğu kişi kaynaklardan çalışırken yeni bir şeyler öğrenir. Alıştırmalar çözerken farklı bir kelime kullanıldığında acaba yanlış mı öğrendim veya yanlış öğrenmişim psikolojisine girer. Oysa yanlış öğrenilmeyip başka bir alternatif kelime görülmüş olunur. İlk günden konuşarak ingilizce öğrenirken eğitmenin sana alternatif kullanacağın kelimeleri de söyler. Bu şekilde öğrenilirken dil daha hızlı ve etkin öğrenilir.
İnternetten veya çevreden çok fazla tavsiye alınır. “İngilizce en iyi nasıl geliştirilir” diye. Birçoğu çok önceden ingilizce öğrenmiş klasik dil eğitimi ile yabancı dil öğrenmiş kişilerdir. Ya da kolejde temel ingilizce öğrenmiş kişilerdir. Onlar mevcut bilgilerini nasıl geliştirdiklerini anlatırlar. Günümüzdeki ilk günden konuşarak ingilizce öğreten ingilizce kurslarının hepsinde senin mevcut bilgin önemlidir. Senin dil seviyene göre program planlar. Senin seviyene göre ders içerikleri hazırlar. Seni ingilizce ders alıyor havasından çıkarıp bir hobini gerçekleştiriyormuş gibi hissettirirler. Senin en zorlandığım kısımlara göre hangi konularda pratik yapman gerektiği konusunda seni yönlendirirler. Bol bol ingilizce konuşursun hata yapmaktan korkmazsın.
Bol bol ingilizce konuşarak İngilizceni geliştir, sen de ingilizce konuşanlar arasına en yakın zamanda katıl…
GNR Eğitim